Mezunlarla İlişkiler

Sabancı'nın Sabancılı Mezunları

Zoom
5 Kas 2009
Sabancı'nın Sabancılı Mezunları
...

Arzu Yüksel / Kültürel Çalışmalar Lisans Mezunu 2005
Yönetim Destek Sorumlusu

Sabancı Üniversitesi koridorlarında gezmeye başlayalı, bu 9. yıl. 5 yıl öğrencilik, 1 yıl aradan sonra kürkçü dükkanına dönüş (tam olarak ayrılmış mıydım?) ve çalışan olarak da 2,5 yıl devrildi. Bazen tavrımın 'buralar benim' havasıyla ukalalaşmasına engel olamıyorum sanırım. Her konuda fikir beyan eden, mezun şapkasını iş yerine taşıyarak sıkça sorgulayan, aksi halde rahat edemeyen biri olup çıktım.

İş dışında, üniversiteden arkadaşlarla sosyal veya SÜMED vasıtasıyla buluştuğumuzda ise durum farklılaşıyor. Mezuniyet sonrası gelişmelerin hepsinden haberdar, tüm eleştirilere cevap bularak yeni gelişmeleri anlatan birine dönüşüyorum. Bir mezun olarak da elimizi taşın altına koyarak gerçekleştirebileceğimiz nice işler olduğuna inanıyorum.

Bu kimlik bunalımının tutarlı tarafı, doğru yolda olduğunu tecrübe ettiğim Sabancı Üniversitesi'ni savunmak ve memnuniyetim ne kadar üst düzeyde olursa olsun bu kurumu geliştirmek adına eleştirmek.

Ne de olsa benim hayatım 2000 yılının Temmuz ayında kampüsü tanıtım günlerinde ziyaret ederek burs hak ettiğimi öğrenmemle değişmişti. Kendimi keşfetmek ve geliştirmek adına bulduğum sayısız olanak, Kültürel Çalışmalar diplomam ve daha keşfedilecek, öğrenilecek sayısız şeyi öğrenebileceğime dair kendime duyduğum güven. Tüm bunları bana sağlayan kurumda, bir şeylerin ucundan tutabiliyor olmanın verdiği hazla ( ve gazla :) ) yeni projeler düşünürken, iş hayatı rutininin dışına da çıkıyorum. Daha ne olsun…

Zeynep Bahar / Toplumsal ve Siyasal Bilimler Lisans Mezunu 2003
Toplumsal Duyarlılık Projeleri Yöneticisi

Sabancı Üniversitesi'nin ilk öğrencilerinden, dolayısı ile de ilk mezunlarındanım. Mezuniyet töreninden 11 gün sonra üniversitede çalışmaya başladım ve beş yılı aşkın bir süredir de Toplumsal Duyarlılık Projeleri ofisinde çalışıyorum. Üniversitede öğrenci olmak ve çalışan olmak çok farklı şeyler, hele ki bir üniversitede hem öğrenci hem de çalışan olmuş olmak inanın çok daha farklı… Benim bu okula ilk adımımı attığım günden bugüne dokuz sene geçti ve bu dokuz sene içinde burada çok şey değişti, bunların hepsine birinci elden tanıklık edebildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Ben öğrenci olduğum zamanlarda şu an olan imkânların olmadığını gördükçe hem şimdiki öğrencileri içten içe kıskanıyorum hem de , 'biz geldiğimizde bu okul…' diye başlayan cümleler kurabiliyor olmaktan çok gurur duyuyorum. Sabancı Üniversitesi öğrencisine çok değer veren bir üniversite, bunu burada okuyan ve buradan mezun olan herkes bilir; ancak burada çalışan olduğum zaman bu önemi verebilmek için gerek idari gerekse akademik tüm çalışanların nasıl bir çaba sarf ettiğini görebilme şansı edindim. Şimdi bu üniversiteyi ayrıcalıklı kılan birçok şeyin kaynağını ve bu kaynağın arkasındaki emeği daha yakından görebiliyor ve anlayabiliyorum.

Bir üniversiteyi maddi manevi tüm katkılarıyla var eden en önemli unsurlardan biri de mezunlarıdır. Sabancı Üniversitesi'nden mezun biri olarak üniversitede çalışırken bunun önemini daha yakından hissedebiliyorum. Her çalışanın kurumuna karşı duyduğu aidiyet hissinin o kurumun başarısında çok büyük bir etken olduğuna inanıyorum ve birçok kuruma nasip olmayan bu avantajın giderek daha fazla mezunun üniversitede çalışmasıyla üniversitemize de kısmet olmuş olmasından dolayı çok seviniyorum. Sabancı Üniversitesi'nin önce öğrencisi, her zaman mezunu ve şu an çalışanı olmaktan çok büyük mutluluk ve gurur duyuyorum.

Eylem Balkan / Toplumsal ve Siyasal Bilimler Lisans Mezunu 2005
Toplumsal Duyarlılık Projeleri Proje Görevlisi

Liseden mezun olup ÖSS'nin etkilerinden kendimi daha yeni kurtarmışken Sabancı'nın 'farklı' eğitim sistemini kafamda oturtmaya çalışırken buldum kendimi. Hiç de öyle katalogdan okumaya benzemiyormuş işin içine girmek, Sabancı'da öğrenci olmak…

Daha tazecik şaşkın bir öğrenciyken :) bir de Toplumsal Duyarlılık Projeleri (TDP) diye bir şey çıktı karşıma. İyi bir şeye benzediğini tahmin edip, benden bir iki üst dönem olduğunu tahmin ettiğim ve TDP'yi yemekhanede inanılmaz bir sevimlilikte ve samimiyette tanıtan çocuğa kulak verdim ( Mete'ye sevgilerimi gönderiyorum ;) ) ve işte şu anda oturduğum koltuktayım... Aradan da 7 yıl 3 ay geçmiş tam olarak. 4 yıllık lisans dönemimde TDP'ye dahil olmak bugünümü ve hayata dair beklentilerimi şekillendirmemde yardımcı olmakla birlikte yeni keşfettiğim becerilerimin ve başarılı olduğum alanların hangileri olduğunu algılamamda faydası oldu ve hala olmakta…

Şu anda, okuduğum Üniversitemin çatısında sevdiğim, inandığım ve en önemlisi fark yaratmaya dâhil olduğum işimi Toplumsal Duyarlılık Projeleri kapsamında yapıyorum. Aldığım akademik eğitimin ardından profesyonel hayata da bu aşina olduğum ortamda yumuşak geçişle gerçekleştirmenin yakaladığım güzel bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Öyle bir fırsat ki şu anda hem bana ev sahipliği yapan hem de kendimi geliştirme yolunda yakalayacağım diğer deneyimler ve farklı alanlarda kendimi ifade edebileceğim başka fırsatlar için bana kapılar açan ve beni bu konuda destekleyen…

Üniversitem, aldığım eğitime ek olarak aynı zamanda ilk çalıştığım işyerim olarak benim ilk göz ağrım.

Neslihan Ercan / Toplumsal ve Siyasal Bilimler Lisans Mezunu 2007
Maastricht Üniversitesi- Avrupa Çalışmaları Yüksek Lisans Mezunu 2008
Uluslararası İlişkiler Ofisi Sorumlusu

Bu yazıyı yazmaya başlarken çok düşündüm neler yazabilirim nasıl başlayabilirim diye, çünkü kolay değil 7 yıl önce başlamış olan SU serüvenimi değerlendiriyor olmak. Geçen tüm bu 7 yılı düşündüğümde zihnim beni 2002 yılının yazına götürüverdi birden. Hayatımın en önemli tercihlerinden birini verirken, üç defa okul tanıtım programına geldiğim o telaşlı günlerin üzerinden yıllar geçmiş ve SU öğrencisi, SU mezunu derken artık bir SU çalışanı olmuştum. Şu anda, daha önce ALP bünyesinde başarıyla yürütülmüş olan Avrupa Ofisi'nin yeniden yapılandırılmasıyla oluşan bir birimde, Uluslararası İlişkiler Ofisi'nde çalışmaktayım. Sabancı Üniversitesi'nin 'Uluslararasılaşma Stratejisi'nin geliştirilmesi, uygulanması ve koordine edilmesinde liderlik etmek sorumluluğunu üstlenmiş olan bir birimde, çok değerli bir kadro ile çalışıyor olmak beni son derece mutlu ediyor ve heyecanlandırıyor.

Yurtdışında yüksek lisansımı yaparken Sabancı Üniversitesi'nin sağlamış olduğu eğitim kalitesini ve olanaklarını Avrupa'daki diğer üniversitelerle karşılaştırma fırsatı bulduğumda, SU'nun öğrencilerine katmış olduğu akademik ve sosyal değerlerin ne kadar üst seviyede olduğunu görmem benim için büyük bir gurur kaynağıydı. Bu, şu anda SU'nun eğitim alanındaki yaratıcılığı ile tüm dünyada bir referans noktası olmasını hedefleyen süreçte, beni işimde 'en iyisini yapmak' konusunda motive ediyor. SU ailesinin bir parçası olmak, kendini evinde hissetmenin vermiş olduğu bir rahatlığın yanı sıra, buradan almış olduğum birikimi tekrar SU için kullanıyor olmanın mutluluğunu da yanında getiriyor.

* Bu röportaj SU Dergi sayı: 06 / Mart-Mayıs 2009 sayısından alınmıştır.

Bu yaziyi paylas